Monthly Archive: Ocak 2020

Koronavirüsü ve bilimkurgu

Şimdi birbirimize dokunmamamız, hele hele Asyalılardan uzak durmamız, mutlaka maske kullanmamız gibi, SARS, domuz gribi, … ve Kolera günlerinde aşk zamanlarını hatırlatan önlemler yayınlıyorlar. Önlemlerin de geçtiğimiz yüzyılların veba zamanlarının aynısı olması da başka...

Banka soyma el kılavuzu

Klasik bir banka soyma planı gibi görünüyordu aslında. Pek bir yaratıcılık yok gibiydi. Hızlı olmak gerekiyordu ve bankanın güvenlik görevlisinin dikkatsiz olması. Planın ince kısmı buradaydı zaten. Sao Paulo’da bir favelaydı. Bir kahve mahallenin...

İmamoğlu’nun Kanal mektubu

İktidara mektup vermek, onu rasyonel düşünmeye davet etmek, bir gerçeklik olarak halk diliyle ‘boş iştir’. İktidar, cinayet mahallini, sonradan bir daha gelmesine ihtiyaç olmayacak kadar iyi biliyordur, hatta oranın sahibidir bile. ‘Kanal İstanbul’ inşası...

Konteynerden nasıl ev yapılır?

Konteynerler esas olarak, kaba inşaat işlevi görüyor. İçleri ve dışları alçı tabakalarla kaplandığı için kesilmiş pencereleri, kapıları ve genişliğine doğru birleştirilmiş konteynerleri fark etmiyorsunuz bile. Ehven bir otel odası sıcaklığında, şirinliğinde ya da sıkıntısı...

İsyanın belleği

Devrimler, komünler, isyanlar sanıldığı gibi yenilmezler; toplumsal belleğin içinde derin izler bırakırlar ve bugünün lanet olası hegemonyasının içindeki soluk alabilme yerlerimiz hep bunların işaretidir. Fransa’da bugün olanlar ya da çalışma saatlerinin düşük olmasının esas...

Aşka imam bulamak

Ücretsiz elektrik kullanmak ya da aracısız sevişmek… Tahakküme karşı aç karnına ya da tok karnına, her gün iki-üç yasa çiğneyin, iyi gelir… Bolivya’dan başlayayım hikayeye. Bolivya cuntası, Evo Morales’in bütün iktidarı sırasında, 2006’dan bugüne...

Bir deve kuşu, çok koala

Yıllardır iklim değişikliği, daha doğrusu iklim krizi diye diye kendi kendimize o kadar bağırdık ki şimdi olanları izleyince, mazoşist bir tavırla da ‘Ah gördünüz mü gününüzü’ demek geçiyor insanın içinden bir yandan ölürken. Sadece...

Dersimliler ‘ren geyiği insanları’ mı?

1938 Dersim Katliamı ile devlet, dünyada yükselen faşizmin, yani devletin ‘saf’ halinin yansıması olarak Dersim’i, kendisinden yüzyıllardır kaçınanı, tiksineni ve ona aykırı yaşayanı imha etmeye girişti. Burada bazen kafamıza takılan, ne bu şiddet bu...

Katiller ve şairler

Gitar çalmasın diye ellerini kırdılar, sonra kesip herkese ibret olsun diye astılar –diyordu tanıklar– ama söylemeye devam ediyordu dudaklarından mırıldanmaya, bizde de çok bilinen sözleriyle, ‘El pueblo unido jamás será vencido – Birleşen halk...