Şimdi herkes adaylar üzerinde konuşurken, ehven ve şer arasında med- cezir hayata ara verip mutlaka bu hayatı nasıl sürdüreceğimizi de düşünmemiz lazım. Şimdiden bir slogan bırakıp buraya, eski arkadaşlarla buluşmaya gidiyorum; İşgal et, diren...
Postneoliberal darbe, son dönem buluşları. Geniş ve zorlu ittifaklarla, iktidara gelebilmiş, sol, biraz sol ya da sosyal demokrat filan yönetim varsa, bunun en sağında duran, bir iki domino taşını çekip, onlara başkanlık gibi, şeyler...
Bir arkadaş evi Buenos Aires’in bir mahallesinde, arka bahçesinde bir oda, sırtını yaratıcılığa dayamış, sonradan eklenmiş işçi evine, önünde üç metreye iki metreye bir havuzu bile var, plastik havuz. Dün çocuklar ve kahkahaları vardı...
Bir arkadaş evi Buenos Aires’in bir mahallesinde, arka bahçesinde bir oda, sırtını yaratıcılığa dayamış, sonradan eklenmiş işçi evine, önünde üç metreye iki metreye bir havuzu bile var, plastik havuz. Dün çocuklar ve kahkahaları vardı...
Kapitalizmin tamamen ele geçiremediği tek şey tesadüfler. Hiçbir ‘telefon uygulaması’ yok bu konuda mesela. ‘Bakın hangi tesadüfleri sizi bekliyor’ diye yapamazlar, çünkü bu sefer tesadüf olmaktan çıkar. Kapının sesini duyunca aklıma geldi, kapı kapandı...
Brezilya kongre binasının önünde toplanan, Postneoliberal faşistler, hükümet binasını ve meclisi basmaya kalktı. Benim yeni film önerim; Brezilya’yı mutlaka seyredin. En azından başka yerde seyirci kalmamak için. Son iki Brezilya yazısında ne olacaktı bizim...
Sabahtı. Guatemala’nın küçük bir kasabasıydı. Bütün dükkanların özel güvenliği vardı. Bakkalların mesela ya da turistlere tişört satan konfeksiyoncunun. Sonra banka zırhlı aracı geliyordu. Sonra bira kamyonu geldi. Sabahtı. Guatemala’nın küçük bir kasabasıydı. Oldukça çok...
Mazoşist olmaktan başka çare var mı? Kırbaçlayın kendinizi asgari ücretliler, emeklilik çukuruna yeni düşmüş EYT’liler ve onları çukurda bekleyen eskileri. Çığlıklara yenileri ekleniyor, çoğalıyoruz… Televizyonları ve telefonları seyrediyoruz, bize ne fiyat biçtiler diye. Asgari...
Herkes Arjantin’de Piqete-Barikat’ın anlamını biliyordu. Bir hak talep etme yöntemiydi. Biz asfalta oturduk. Bir et fabrikasının önündeydik. Lastikler yanıyor, davullar çalıyordu. Sürekli ‘köşe’ yazalı yirmi yılı geçti. Özel günler için, yazılmışlardan daha iyisi olmuyor,...
Her yer faşistlerle dolu ama benim de sıdkım sıyrıldı şu ehvenlerden doğrusu. Pek bir işe de yaramıyorlar sonuçta. Ve insanın canı devrim çekmiyor mu? Peru’da solcu öğretmen José Pedro Castillo’yu postneoliberal bir darbe ile...