Author: VT220

İki zil arası, otuz ekmek, bir patron

Zil çalıyordu. Ekmekleri çıkarmaya dönüyordum. O çalışmaya devam ediyordu. Zaten hiç yerinde durmuyordu Mark. Hiçbir iş yoksa, olduğu yerde bir ileri bir geri giderek, anlatıyordu. Zil çalıyordu. Fırının kapağını açıyordum. Boyumu biraz geçiyordu yüksekliği....

Amiral battı

Diyelim ki Karadeniz’de doğalgaz bulundu ya da Ay’a gönderdiğimiz uzay aracı yanlışlıkla Mars’a inip, madenlerden ayak bastı parası kaptı. Bu ‘millî menfaatten’ nedir bizim menfaatimiz? İyi oldu bence bu 104 imzalı amiral bildirisi. Birçok...

Bir olimpiyat, bir darbe

İlginç bir yerdi Abhazya. Aynı masada; iki İslamcı, üç faşist ya da bir 12 eylül generaline suikast hazırladı diye aranan solcu bir polis komiseri olabiliyordu. Otlar bürümüştü her yeri. Bayağı uzun, belini geçiyordu insanın....

Kokain, pudra şekeri ve Kürt böreği

Pudra şekeri deyince ‘Kürt böreği’ geliyor insanın aklına, bir de sıla hasreti var üstüne ya. ‘Küt böreği’ diye bir tartışma çıkmış bir de. ‘Hiç denedin mi?’ diye sordu. Venezuelalı sevgilimdi bunu diyen. Henüz bir...

Çılgın

Tabii ki batıl inançlarım var. Her küçük burjuva maceraperestinin olması lazım bence. Kızılyıldızım var boynumda asılı mesela, beni koruyan. Çıralı’da Erol usta yapıyor camdan, sadece bana. Bazen yanımda fazla da oluyor, hediye ediyorum. 60...

TL nasıl kurtulur ve Çin böreği

Avının kokusu kendi üstüne sinmiş kobra yılanları, farkında olmadan kendi kuyruklarını da yiyorlarmış, iştahla. Yiyin efendiler yiyin, para kokusu da böyle bir şey sizi baştan çıkaran, ama kendi yüreğini yiyene hiç rastlamadım doğada. Yeni...

Bir kabak tohumu macerası

Düşününce size de çok saçma gelmiyor mu, bu pişmemiş kabağın başına gelen metalaşma hali? Kapitalizm çok saçma değil mi? Toprağı tahta bir çubukla sürüyordu. Havana’da bir kent bahçesiydi. İçinde küçük küçük evlerin olduğu, küçük...

Venedik romantizmi

Venedik’te konuşuyorduk. Masada ‘Kızıl Tugaylar’dan bir, ‘Prima Linea’dan iki kişi vardı. Bir kadın iki erkek. Birinin evinde kalıyordum zaten. Dünyanın her yerinde, silahlı mücadele yapan örgütlerle görüşüyordum. Bir kitap yaparım bir gün diye düşünüyordum....

İngiltere saray dedikoduları

Saray dedikoduları o kadar makbule geçiyor ki bu yarı açık cezaevi dünyamızda, bugünlerde. En azından bir işe yarıyor saray. Harçlıkları kesilmiş genç prensin mesela. Üzülüyor insan. Batı’nın demokrasisine çok hayranım. Mesela insanlar saraylar hakkında...

Ayın şavkı

Kilari yönetim kurulu üyesiydi kooperatifin. Adı ‘Keçua’ dilindendi. ‘Ay ışığı’ demekmiş. -Ayın şavkı diye mi çevirseydim?- Yaşını sormadım. Yüz yaşında olabilirdi. O kadar güzeldi yani. “Babam öğretti bana dinamit atmayı” dedi. Naylon torbanın içi...